HİZMETLERİMİZ

Lazer ile Leke Tedavisi

Lazer ile Leke Tedavisi

Cilt Bakımı

Lazer ile leke tedavisinde konsantre hale getirilmiş olan melanin pigmentleri lazer desteği ile birlikte derinize işlenmeye başlar. Lekeli bölgelere melanin pigmenti enjekte edildikçe o bölgede yer alan deri gerçek görünümüne kavuşur. Leke olmayan bölgelere de hiçbir zararı yoktur.

Lazerle Leke Tedavisi

Cildimizde oluşan lekeleri;

  • Doğumsal lekeler
  • Güneş lekeleri (Melazma, solar lentigo)
  • Postinflamatuar hiperpigmentasyon (cildin tahrişi sonrası hassasiyetin artmasına bağlı örneğin; egzama veya peeling sonrası oluşan lekeler)
  • Çiller

olarak ayırabiliriz.

Bu lekelerin tedavisinde medikal ilaçlar dışında kimyasal peeling ve lazer uygulamaları kullanılmaktadır. Alexandrite ve diode (diyot) lazerler özellikle çil, solar lentigoların ve yaşlılık lekelerinin tedavisinde etkili olmaktadır. Alexandrite lazer bu tip lekelerde 1 veya 2 seans uygulanmaktadır. Tedaviyi güneşin zararlı etkilerinin olmadığı kış döneminde uygulamak gerekir.

Güneş ışınları cildimizde lekelerin oluşmasına neden olabilir.

Güneşe, hormonal değişikliklere (gebelik, tiroid fonksiyon bozuklukları gibi) ve ilaçlara (doğum kontrol hapları gibi) bağlı gelişen lekelerin ve doğumsal lekelerin yok edilmesi veya azaltılmasında Q-Switched Nd:YAG lazerler kullanılmaktadır. Uygulama öncesinde sürülen karbon bazlı solüsyon bir çeşit peeling etkisi de yaparak daha efektif sonuçlar alınmasını sağlamaktadır. Tedavi protokolü 6-10 seans arasındadır. Bu tip lazerler üst yüzeye yani epidermise hiçbir zarar vermeden dermisdeki melanin pigmentini hedef almaktadırlar. Yaz kış rahatlıkla uygulanabilmektedirler. Seans aralıkları 1 hafta ile 15 gün arasındadır. Günümüzde bu lekelerin çoğunun tedavisi mevcuttur.

Çoğumuzda ya doğumla birlikte ya da sonradan oluşan lekeler mevcuttur. Özellikle yüzümüzde oluşan lekeler görünüşümüzü bozduğunda bunlardan kurtulmak için çareler ararız. Günümüzde bu lekelerin çoğunun tedavisi mevcuttur. Ancak leke tedavisi işleminden önce lekenin neden oluştuğunun ve bir hastalığın bulgusu olarak ortaya çıkıp çıkmadığının tespit edilmesi gerekir.

Sonradan Oluşan Lekeler

 

Postinflamatuar Hiperpigmentasyon

Bu tip lekeler, travma, egzama, akne ve bazı dermatolojik hastalıklardan sonra oluşur. Epidermal (üst deri) veya dermal (alt deri) olabilir. Epidermal olanların leke tedavisi daha kolaydır. Dermal olanlar tedaviye direnç gösterebilir.

Fitofotodermatit

Bazı bitkilerin ve meyvelerin vücuda teması sonrası güneşe maruz kalma ile oluşan lekelerdir. Bu meyveler arasında portakal, limon, incir, bitkiler arasında ise maydanoz, havuç, dereotu ve kereviz sayılabilir.

Melazma

Genellikle bayanlarda yüzde (alın, yanaklar,bıyık) simetrik olarak oluşan lekelerdir. Hamilelik ve doğum kontrol hapı kullanımı leke oluşumunu tetikler. Ancak sadece güneş ışığıyla temas bile melazmaya sebep olabilir. Erkeklerde de oluşabilir.

Solar Lentigo

Güneş gören bölgelerde, özellikle yüzde, kol ve ellerde oluşan kahverengi lekelerdir. Genellikle yaşı ileri olan kişilerde güneş maruziyeti sonrası ortaya çıkar.

Çiller

Yüzde özellikle burun üzerinde ve vücutta açık renkli küçük lekelerdir. Özellikle açık tenli kişilerde bulunurlar. Güneşten korunma önemlidir.

Doğumsal Lekeler

Ota Nevüs

Yüzde göz çevresinde, alın ve bazen kulağa kadar uzanan bölgede tek taraflı olarak bulunan kahverengi çoğu zaman mavi-siyah renkli lezyonlardır.

Ito Nevüs

Sırt ve omuzda yerleşik mavi-siyah renkli lezyonlardır. Doğumla birlikte ve birkaç ay sonra gözlemlenen bölgesel lekeler fazla sayıda olmadığı taktirde önemli değildir. Ancak sayıları fazla ise nörofibromatosis açısından değerlendirilmelidir.

Doğumsal ve Sonradan Oluşan Lekelerde Leke Tedavisi

Leke tedavisi işleminde uygulanacak yöntemler;

  • Medikal Tedaviler
  • Kimyasal peeling
  • Lazer Tedavileri

olarak üçe ayrılabilir.

Medikal tedavilerde en çok kullanılan ajanlar hidrokinon, kojik asit, azeleik asit ve retinoik asitlerdir. Kimyasal peelingler uygun hastalarda iyi sonuçlar verebilmektedir. Kimyasal peelingde glikolik asit, laktik asit, salisilik asit, pürivik asit, askorbik asit ve triklorasetik asit en sık kullanılan asitlerdir. Haftada bir veya onbeş günde bir uygulanacak leke tedavisi ile lekelerde açılma mümkün olmaktadır. Koyu tenli kişilerde lekelerde artışa sebep olabileceğinden dikkatli uygulanmalıdır.

Lazer tedavisinde ise Alexandrite lazer ve Diod lazerler UV ışınları ve yaşlılık gibi nedenlerle oluşan cilt lekelerinin giderilmesinde yardımcı olabilmektedir. Muayene sonucu tedavisi uygun görülen cilt leke tedavisi Alexandrite lazerle yapılan 1 veya 2 seans oldukça iyi sonuçlar vermektedir. Tedavi için kış dönemi en uygun dönemdir. Ancak tedavi uygulanan bölgeleri 2 hafta süresince kapalı tutarak koruyabilecek kişilere yazın da uygulanabilmektedir.

Güneşe, hormonal değişikliklere (gebelik, tiroid fonksiyon bozuklukları gibi) ve ilaçlara (doğum kontrol hapları gibi) bağlı gelişen lekelerin ve doğumsal lekelerin giderilmesinde Q switched Nd Yag lazerler kullanılmaktadır. Karbon bazlı solüsyon sürülerek yapılan uygulamalarla 6-10 seansta lekelerden kurtulmak mümkün olmaktadır. Üst yüzeye yani epidermise hiçbir tahribat vermeden dermisdeki melanin pigmentini hedef alan bu lazerler yaz ve kış rahatlıkla uygulanabilmektedir. Seanslar 1 hafta ile 15 gün arasında yapılmaktadır.

HOPSL Lazerle Doğum Lekesi Tedavisi

HOPSL uygulaması, yüzde ve bacaklarda görülen kılcal damarların gizlenmesi ve kapatılmasında, yanaklardaki kızarıklığın, kırmızılığın azaltılmasında, roza veya halk arasında gül hastalığı, lekesi gibi durumların tedavisinde, güneş lekelerinin tedavisinde ve akne, sivilce sonrası ciltte kalan kızarık izlerin tedavisinde başarılı sonuçlar elde edilerek uygulanabilmektedir.

Leke Tedavisinde Proyellow Etkisi

Proyellow (sarı ışık) lazer yüz bölgesinde artan lekelerin sinerjik etki ile ortadan kalkmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir.

Proyellow lazer bütün cilt tipleri için uygundur. Kalıcı olarak etki eden hiçbir yan etki riski yoktur. İyileşme süreci kısa olduğundan hasta açısından son derece rahat ve konforlu bir uygulamadır. Proyellow lazer tedavisinden sonra küçük kızarıklıklar oluşabilir. Oluşan küçük kızarıklıklar hızlı bir şekilde kaybolacaktır. Proyellow lazer uygulaması sırasında herhangi bir ağrı veya acı hissedilmez. Uygulamayı yaptıran kişi günlük yaşantısına hemen dönebilir.

Sarı ışık lazer tedavisi yaptıran hastaların alabileceği en iyi sonuç uygulama yapılan bölgedeki kılcal damarların ve lekelerin koyulaşıp kaybolmasıdır.

Özellikle kadınlar damarsal genişleme durumunun ardından oluşan lekelerin ciddi estetik sorunlara yol açtığını ve makyajla kapatamadıkları için büyük problemler yaşadıklarını belirtmektedirler.

Yüz bölgesindeki damarlanma ve lekelerin tedavisi için en ideal zaman sonbahar ve kış aylarıdır. Çünkü derinin açık renkli olduğu dönemde uygulamanın yapılması ve devam edilmesi önemlidir.

Kılcal damarlara lazer ışığı atılarak yapılan bir uygulamadır. Gönderilen lazer ışınının cinsi ve dozu çok önemlidir. Tedavi esnasında kısa süreli de olsa damarların koyulaşması veya kaybolması lazerin etkisinin bir göstergesidir. Proyellow ile tedavi edilen lekeler ortalama bir hafta içerisinde solarak kaybolmaktadır.

Paketlerimiz